Ve tam böyle bir anda umut çıkıyor sahneye eğer içinizdeki Pollyanna ölmemişse. Bir anda küçücük bir ışık yetiyor içinizdeki karanlığı dağıtmaya. Küçücük de olsa içinizde bir güç buluyorsunuz. Hayat bir anda daha da güzelleşiyor gözünüzde. Her yerde çiçekler açıyor, hatta ılık bir rüzgâr okşuyor teninizi mevsim kış olsa bile. Alman filozof Arthur Schopenhauer'un dediği gibi "Umut, yaşamı anlamlandırır. Umut olmadan yaşam anlamsız ve bir o kadar da değersizdir."
Yazımı bitirmeden önce belki de unuttuğumuz şarkılardan biriyle veda etmek istiyorum size. Bu şarkı hepimize ışık olsun. Özellikle bu günlerde içinizdeki Pollyanna'yı özgür bırakın, keşfedin. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Bu aralar aynı ruh hali içerisindeyim bende..Yorgun ve kırgın şehrim Ankara teselli bekliyor benden her tik-tak sesinde..Bir şarkıyla almaya çalışıyorum ağrısını. "Geçsede yolumuz bozkırlardan, denizlere çıkar sokaklar.."
YanıtlaSilYaşanan unutulmaz, izi kalır ama umarım en kısa zamanda her şey daha güzel olur hepimiz için. Yeni acılar, kayıplar yaşamayız.
SilBu aralar hepimiz aynı ruh halindeyiz sanirim. Umut olmasaydı insanlar için hayat çekilmezdi.
YanıtlaSilEn çok da bu günlerde ihtiyacımız var umuda.
SilUmut...her sabah arayıpta bulamadığım...
YanıtlaSilİçinizdeki Pollyanna'yı bulun. Onunla birlikte umudu bulacağınızdan eminim. :)
SilPollyannacılık güzeldir abartılmadığı sürece :) Herkeste olan yorgunluk,sanırım birazda bahardan olsa gerek. Daha aydınlık yarınlara inşallah :)
YanıtlaSilHer şey tadında güzel. :) Ah şu mevsim değişiklikleri... İnsanı mahvediyor valla. :) En kısa zamanda umarım...
Sildaha çok o umutsuzluk yorgunluklarını yaşamadan uyanacağımız sabahlar diliyorum
YanıtlaSilUmarım o sabahlar çok uzakta değildir. :)
Sil